Swatch and Omega

Tüm Genel Saat Konuları Üzerine Paylaşımlar
Forum kuralları
Sayın Üyeler TSF'ye Hoş Geldiniz. Genel Saat Sohbeti Bölümümüzde Saatlerle İlgili Diğer Spesifik Konu Başlıklarımız Haricideki Sohbet ve Paylaşımlarınızı Yapabilirisiniz. Düzenli ve Anlaşılabilir Bir Ortam Olması Amacı ile Lütfen Mesajlarınızı Yazım Kurallarına Uygun Formatta Yazmaya Gayret Ediniz.

İyi Forumlar Dileriz

TSF

Re: Swatch and Omega

Mesaj mecburen » 28 Eyl 2022, 21:09

Sahteleri de uretilmeye baslanmis. Cok dikkatli olmak lazim


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Kullanıcı avatarı
mecburen
 
Mesajlar: 292
Yaş: 41
Kayıt: 07 Mar 2012, 13:19
Konum: Adana

Re: Swatch and Omega

Mesaj rolexcollector » 29 Eyl 2022, 16:55

Köln de dolaşırken Swatch mağazası gördüm. İçeri girdim saat vardı.
Türkiye gibi saçmalık yok.
Bizi daha çok kıskanacak bu Almanya.
Resim


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
The best , or nothing..
Instagram : rolex.collector
Kullanıcı avatarı
rolexcollector
 
Mesajlar: 2392
Yaş: 41
Kayıt: 31 Mar 2010, 23:14

Re: Swatch and Omega

Mesaj digitusmaximus » 04 Eki 2022, 16:30

rolexcollector yazdı:Köln de dolaşırken Swatch mağazası gördüm. İçeri girdim saat vardı.
Türkiye gibi saçmalık yok.
Bizi daha çok kıskanacak bu Almanya.
Resim


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi


Almanyada bu plastik saatin mağzada bulunmasının sebebi Almanların ceplerindeki Eurolarla Rolex gibi Omega gibi saatlerin kolayca alınabiliyor olması ve dolayısıyla böyle gerçeğinin çakması plastik saatlere vakit ayırmak istememeleri olabilir. Türkiyede insanların ceplerinde para yok, aç geziyor, borçlu geziyor ama yine de o iphone'nin son modelini alıyor. Bizdeki izdiham bundan kaynaklanıyor. Temeli olmadan gösteriş yapma merakı yüzünden.
Kullanıcı avatarı
digitusmaximus
 
Mesajlar: 240
Kayıt: 14 Eyl 2020, 08:34

Re: Swatch and Omega

Mesaj Zodiac09 » 18 Eki 2022, 09:47

Bizim ülkemizde kendini var olan statüsünden daha yüksek göstermeye çalışmak ata sporu gibi bir şey. Biz de lüks ve ihtiyaç arasındaki ayrımı yapmak zor. "Ye kürküm ye" diye Nasreddin Hoca fıkrası olan bir ülkeden ne bekliyorsunuz ki. Adamların sattığı plastik sırf Omega'nın ikonik modellerinden birinin tasarımıyla aynı diye insanlar deliye döndü. Hayır yani kolunda o olsa ne olur, olmasa ne olur değil mi. Burada filozofların sürekli dert yandığı bir durum söz konusu, yanlış bilinç. Tabii bu ne yazık ki sadece bireye özgü bir durum değil, toplumun yanlış yapılanmasının ideolojik bir yansıması. Saygı bireyin insana özgü niteliklerine ve bunların yüksek düzeylere çıkarılmasına değil de, sahip olduğu mallara ve bunların gösterisine olursa, ne yazık ki sonucu bu oluyor. Ben bu konuda bireyleri suçlamıyorum, ideolojiyi oluşturan egemen güçle alakalı bir durum bu çünkü. Kapitalist üretim tarzı bireylerin sürekli tüketmelerine mecbur ve onlara alacalı bulacalı nesneler satmak zorunda, çünkü başka türlü eksik tüketim denen bir durum açığa çıkar ve bu da krizlere sebep olur. Sana sunulan alım gücüne uygun olmayan harcamalar yapmak zorundasın. O iphone'u almak için borçlanmak zorundasın ki büyük şirketler varlığını korusun. Çünkü sen özelsin ve senin varlığın şirkete, şirketin varlığı da sana bağlı. Sen biriciksin. Haydi git bir de bu plastik zımbırtıyı al ki ben yani swatch group company varlığımı devam ettireyim. Aynı paraya otomatik saat seçenekleri mi var, hayır sakın alma. Bu plastik zımbırtı Omega'ya benziyor. Bunu al.
Kullanıcı avatarı
Zodiac09
 
Mesajlar: 15
Kayıt: 16 Oca 2021, 14:49

Re: Swatch and Omega

Mesaj agahbagrik » 18 Eki 2022, 10:28

Zodiac09 yazdı:Bizim ülkemizde kendini var olan statüsünden daha yüksek göstermeye çalışmak ata sporu gibi bir şey. Biz de lüks ve ihtiyaç arasındaki ayrımı yapmak zor. "Ye kürküm ye" diye Nasreddin Hoca fıkrası olan bir ülkeden ne bekliyorsunuz ki. Adamların sattığı plastik sırf Omega'nın ikonik modellerinden birinin tasarımıyla aynı diye insanlar deliye döndü. Hayır yani kolunda o olsa ne olur, olmasa ne olur değil mi. Burada filozofların sürekli dert yandığı bir durum söz konusu, yanlış bilinç. Tabii bu ne yazık ki sadece bireye özgü bir durum değil, toplumun yanlış yapılanmasının ideolojik bir yansıması. Saygı bireyin insana özgü niteliklerine ve bunların yüksek düzeylere çıkarılmasına değil de, sahip olduğu mallara ve bunların gösterisine olursa, ne yazık ki sonucu bu oluyor. Ben bu konuda bireyleri suçlamıyorum, ideolojiyi oluşturan egemen güçle alakalı bir durum bu çünkü. Kapitalist üretim tarzı bireylerin sürekli tüketmelerine mecbur ve onlara alacalı bulacalı nesneler satmak zorunda, çünkü başka türlü eksik tüketim denen bir durum açığa çıkar ve bu da krizlere sebep olur. Sana sunulan alım gücüne uygun olmayan harcamalar yapmak zorundasın. O iphone'u almak için borçlanmak zorundasın ki büyük şirketler varlığını korusun. Çünkü sen özelsin ve senin varlığın şirkete, şirketin varlığı da sana bağlı. Sen biriciksin. Haydi git bir de bu plastik zımbırtıyı al ki ben yani swatch group company varlığımı devam ettireyim. Aynı paraya otomatik saat seçenekleri mi var, hayır sakın alma. Bu plastik zımbırtı Omega'ya benziyor. Bunu al.



dediğiniz doğru ama aynı şeyler otomatik saatler için de söylenebilir. otomatik saatler de kapitalistlerin insana pazarlaması sayesinde varlığını devam ettiriyorlar. 10 dolara alınabilecek bir casio, 10.000 dolarlık otomatik saatten daha doğru bir şekilde zamanı gösterebiliyorsa otomatik saatlere olan bu talep niye var? kapitalizmin savaşçıları olan pazarlamacılar el atmadan önce otomatik saatlerin duayeni firmalar iflasın eşiğindeydiler ve kapitalizmin kurallarına uygun oynamak suretiyle bugünlere gelebildiler.

mesela arda turan'ın saat koleksiyonunda Rolex, Vacheron Constantin, Franck Muller ve Audemars Piguet varmış. şimdi arda turan'ın bu koleksiyonu üstün horoloji kültürüyle yapmadığını hepimiz kabul ederiz herhalde. kapitalizm "madem ünlüsün, madem çok paran var, madem dikkatleri üzerine çekmek istiyorsun o halde bu markaları almalısın" diyor, arda turan (veya benzeri parası çok olan kişiler) gidip bu markaları alıyor. seiko 5 alan kişi de, swatch omega alan kişiyle benzer dürtülerle satın alıyor. yoksa kimse ihtiyacı olduğu için otomatik saat almıyor, kim benim günde 10-15 saniyelik sapmayla zamanı gösteren bir saate ihtiyacım var der?

içinde bulunduğumuz kültür estetik anlayışımızı ve değer yargılarımızı inşaa ediyor, biz de ona göre heveslerimizi tatmin etmeye çalışıyoruz. mesela akar sayeniye hepimizin hoşuna gidiyor, ama eğer ki otomatik saatler saniyede bir vuruş yapsaydı ve pilli saatlerin saniyesi bir elektrikli motor vasıtasıyla hiç durmadan aksa gitseydi (6 hertzten bile hızlı, sıfır duraksamayla) bugün saat dediğimiz şeyin saniyesi dümdüz akıp gitmez tik-tak tik-tak diye saniyede bir vuruş yapar, saniye kolunun saniyede bir kez hareket edip 1 saniye boyunca beklemesini görmeliyiz derdik, bizim için ideal olan o olurdu, pahalı saatlerin saniyesinin 1 saniye boyunca beklemesini huşu içerisinde izlerdik.
Kullanıcı avatarı
agahbagrik
 
Mesajlar: 81
Kayıt: 24 Haz 2022, 11:04

Re: Swatch and Omega

Mesaj Zodiac09 » 18 Eki 2022, 10:52

agahbagrik yazdı:
Zodiac09 yazdı:Bizim ülkemizde kendini var olan statüsünden daha yüksek göstermeye çalışmak ata sporu gibi bir şey. Biz de lüks ve ihtiyaç arasındaki ayrımı yapmak zor. "Ye kürküm ye" diye Nasreddin Hoca fıkrası olan bir ülkeden ne bekliyorsunuz ki. Adamların sattığı plastik sırf Omega'nın ikonik modellerinden birinin tasarımıyla aynı diye insanlar deliye döndü. Hayır yani kolunda o olsa ne olur, olmasa ne olur değil mi. Burada filozofların sürekli dert yandığı bir durum söz konusu, yanlış bilinç. Tabii bu ne yazık ki sadece bireye özgü bir durum değil, toplumun yanlış yapılanmasının ideolojik bir yansıması. Saygı bireyin insana özgü niteliklerine ve bunların yüksek düzeylere çıkarılmasına değil de, sahip olduğu mallara ve bunların gösterisine olursa, ne yazık ki sonucu bu oluyor. Ben bu konuda bireyleri suçlamıyorum, ideolojiyi oluşturan egemen güçle alakalı bir durum bu çünkü. Kapitalist üretim tarzı bireylerin sürekli tüketmelerine mecbur ve onlara alacalı bulacalı nesneler satmak zorunda, çünkü başka türlü eksik tüketim denen bir durum açığa çıkar ve bu da krizlere sebep olur. Sana sunulan alım gücüne uygun olmayan harcamalar yapmak zorundasın. O iphone'u almak için borçlanmak zorundasın ki büyük şirketler varlığını korusun. Çünkü sen özelsin ve senin varlığın şirkete, şirketin varlığı da sana bağlı. Sen biriciksin. Haydi git bir de bu plastik zımbırtıyı al ki ben yani swatch group company varlığımı devam ettireyim. Aynı paraya otomatik saat seçenekleri mi var, hayır sakın alma. Bu plastik zımbırtı Omega'ya benziyor. Bunu al.



dediğiniz doğru ama aynı şeyler otomatik saatler için de söylenebilir. otomatik saatler de kapitalistlerin insana pazarlaması sayesinde varlığını devam ettiriyorlar. 10 dolara alınabilecek bir casio, 10.000 dolarlık otomatik saatten daha doğru bir şekilde zamanı gösterebiliyorsa otomatik saatlere olan bu talep niye var? kapitalizmin savaşçıları olan pazarlamacılar el atmadan önce otomatik saatlerin duayeni firmalar iflasın eşiğindeydiler ve kapitalizmin kurallarına uygun oynamak suretiyle bugünlere gelebildiler.

mesela arda turan'ın saat koleksiyonunda Rolex, Vacheron Constantin, Franck Muller ve Audemars Piguet varmış. şimdi arda turan'ın bu koleksiyonu üstün horoloji kültürüyle yapmadığını hepimiz kabul ederiz herhalde. kapitalizm "madem ünlüsün, madem çok paran var, madem dikkatleri üzerine çekmek istiyorsun o halde bu markaları almalısın" diyor, arda turan (veya benzeri parası çok olan kişiler) gidip bu markaları alıyor. seiko 5 alan kişi de, swatch omega alan kişiyle benzer dürtülerle satın alıyor. yoksa kimse ihtiyacı olduğu için otomatik saat almıyor, kim benim günde 10-15 saniyelik sapmayla zamanı gösteren bir saate ihtiyacım var der?

içinde bulunduğumuz kültür estetik anlayışımızı ve değer yargılarımızı inşaa ediyor, biz de ona göre heveslerimizi tatmin etmeye çalışıyoruz. mesela akar sayeniye hepimizin hoşuna gidiyor, ama eğer ki otomatik saatler saniyede bir vuruş yapsaydı ve pilli saatlerin saniyesi bir elektrikli motor vasıtasıyla hiç durmadan aksa gitseydi (6 hertzten bile hızlı, sıfır duraksamayla) bugün saat dediğimiz şeyin saniyesi dümdüz akıp gitmez tik-tak tik-tak diye saniyede bir vuruş yapar, saniye kolunun saniyede bir kez hareket edip 1 saniye boyunca beklemesini görmeliyiz derdik, bizim için ideal olan o olurdu, pahalı saatlerin saniyesinin 1 saniye boyunca beklemesini huşu içerisinde izlerdik.


Saatin tik-tak sesinden nefret ederim. Hayatım masa başında çalışmakla geçti ve geçiyor. Bundan dolayı kendime dijital saat aldım, ben de böyle bir manyağım. Bir de hoşa gitme mevzusu var. Ben lüks tüketim ürünü bir nesne alacaksam hep iç sesimi dinlerim. İçimizde bir yerde biri var ya, hani böyle hevesli ve çocuksu, işte ben hep onu dinlerim. Onu doyurmak için alırım ya da o istemiyorsa almam.
Kullanıcı avatarı
Zodiac09
 
Mesajlar: 15
Kayıt: 16 Oca 2021, 14:49

Re: Swatch and Omega

Mesaj prx » 18 Eki 2022, 13:53

Renkler ve zevkler.

SM-J610F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Prx; Battı balık yan going.
Kullanıcı avatarı
prx
 
Mesajlar: 2530
Kayıt: 29 Eyl 2021, 22:28

Re: Swatch and Omega

Mesaj Mtn » 18 Eki 2022, 19:42

agahbagrik yazdı:
Zodiac09 yazdı:Bizim ülkemizde kendini var olan statüsünden daha yüksek göstermeye çalışmak ata sporu gibi bir şey. Biz de lüks ve ihtiyaç arasındaki ayrımı yapmak zor. "Ye kürküm ye" diye Nasreddin Hoca fıkrası olan bir ülkeden ne bekliyorsunuz ki. Adamların sattığı plastik sırf Omega'nın ikonik modellerinden birinin tasarımıyla aynı diye insanlar deliye döndü. Hayır yani kolunda o olsa ne olur, olmasa ne olur değil mi. Burada filozofların sürekli dert yandığı bir durum söz konusu, yanlış bilinç. Tabii bu ne yazık ki sadece bireye özgü bir durum değil, toplumun yanlış yapılanmasının ideolojik bir yansıması. Saygı bireyin insana özgü niteliklerine ve bunların yüksek düzeylere çıkarılmasına değil de, sahip olduğu mallara ve bunların gösterisine olursa, ne yazık ki sonucu bu oluyor. Ben bu konuda bireyleri suçlamıyorum, ideolojiyi oluşturan egemen güçle alakalı bir durum bu çünkü. Kapitalist üretim tarzı bireylerin sürekli tüketmelerine mecbur ve onlara alacalı bulacalı nesneler satmak zorunda, çünkü başka türlü eksik tüketim denen bir durum açığa çıkar ve bu da krizlere sebep olur. Sana sunulan alım gücüne uygun olmayan harcamalar yapmak zorundasın. O iphone'u almak için borçlanmak zorundasın ki büyük şirketler varlığını korusun. Çünkü sen özelsin ve senin varlığın şirkete, şirketin varlığı da sana bağlı. Sen biriciksin. Haydi git bir de bu plastik zımbırtıyı al ki ben yani swatch group company varlığımı devam ettireyim. Aynı paraya otomatik saat seçenekleri mi var, hayır sakın alma. Bu plastik zımbırtı Omega'ya benziyor. Bunu al.



dediğiniz doğru ama aynı şeyler otomatik saatler için de söylenebilir. otomatik saatler de kapitalistlerin insana pazarlaması sayesinde varlığını devam ettiriyorlar. 10 dolara alınabilecek bir casio, 10.000 dolarlık otomatik saatten daha doğru bir şekilde zamanı gösterebiliyorsa otomatik saatlere olan bu talep niye var? kapitalizmin savaşçıları olan pazarlamacılar el atmadan önce otomatik saatlerin duayeni firmalar iflasın eşiğindeydiler ve kapitalizmin kurallarına uygun oynamak suretiyle bugünlere gelebildiler.

mesela arda turan'ın saat koleksiyonunda Rolex, Vacheron Constantin, Franck Muller ve Audemars Piguet varmış. şimdi arda turan'ın bu koleksiyonu üstün horoloji kültürüyle yapmadığını hepimiz kabul ederiz herhalde. kapitalizm "madem ünlüsün, madem çok paran var, madem dikkatleri üzerine çekmek istiyorsun o halde bu markaları almalısın" diyor, arda turan (veya benzeri parası çok olan kişiler) gidip bu markaları alıyor. seiko 5 alan kişi de, swatch omega alan kişiyle benzer dürtülerle satın alıyor. yoksa kimse ihtiyacı olduğu için otomatik saat almıyor, kim benim günde 10-15 saniyelik sapmayla zamanı gösteren bir saate ihtiyacım var der?

içinde bulunduğumuz kültür estetik anlayışımızı ve değer yargılarımızı inşaa ediyor, biz de ona göre heveslerimizi tatmin etmeye çalışıyoruz. mesela akar sayeniye hepimizin hoşuna gidiyor, ama eğer ki otomatik saatler saniyede bir vuruş yapsaydı ve pilli saatlerin saniyesi bir elektrikli motor vasıtasıyla hiç durmadan aksa gitseydi (6 hertzten bile hızlı, sıfır duraksamayla) bugün saat dediğimiz şeyin saniyesi dümdüz akıp gitmez tik-tak tik-tak diye saniyede bir vuruş yapar, saniye kolunun saniyede bir kez hareket edip 1 saniye boyunca beklemesini görmeliyiz derdik, bizim için ideal olan o olurdu, pahalı saatlerin saniyesinin 1 saniye boyunca beklemesini huşu içerisinde izlerdik.


Harika bir yorum olmuş.. :super:
Kullanıcı avatarı
Mtn
 
Mesajlar: 297
Kayıt: 07 May 2022, 16:05

ÖncekiSonraki

Dön TSF Genel Saat Sohbeti - General Watch Discussion

Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Google [Bot], Majestic-12 [Bot] ve 212 misafir

   
   
TSF Partner Brands & Medias
Ancon
Arnold & Son
Ateliers deMonaco
Audemars Piguet
Badollet Geneve
Bell & Ross
Breitling
Chopard
Concord
Gucci
Hautlence
Hublot
Linde Werdelin
Maîtres du Temps
Manufacture Royale
Oris
Parmigiani Fleurier
Snyper Geneve
Steinhart
Watchonista
                                          

     Facebook  Twitter  Instagram  Youtube  RSS Portal    |    Gallery    |    Blog    |     Advertise / Reklam / Contact      
 

All brand names and trademarks are the property of their respective owners