H. Moser için Madonna veya Lady Gaga analojisini kullanacağım:
Aslında herkesin sevmediği ve sevmek zorunda olmadığı ama kendi kitlesi ve kendi kriterlerine göre iyi eserleri var.
Ama iş "publicity stunt" konusuna gelince üzerlerine kıyafet niyetine çiğ et bağlayıp galalara gitmek gibi atraksiyonlara giriyorlardı. Ha ne kadarı "kadınların et olarak görülmesine dikkat çekmek için" bilemem.
Bu arada yere göğe sığdırılamayan Jean Claude Biver de zamanında az "publicity stunt" yapmamıştı:
Blancpain'i aldığı ilk yıllar parası olmadığı zamanlar Basel fuarında hiç saat sergilemeyip polemik yaratmıştı.
Ertesi sene Basel'deki meşhur İtalyan lokantası "Chez Donati"den "fully booked" tabelasını araklayıp fuarda standında sergilemişti.
Şimdi marketing dehası diye dilden dile anlatılıyor hikayeleri...
https://www.gq-magazine.co.uk/article/why-jean-claude-biver-is-ahead-of-his-time