Tüm fikrini belirten arkadaşlara teşekkürler. Ya aslında bu saatlerden Zenith ile ilişkim yıllar önce ilk otomatik saatlere heves ettiğimde vitrinde görüpte "bir gün benim olacaksınnnn:)" şeklinde feryat ettiğim bir saat kendisi. Grand Seiko yu da önce sosyal medyada görüp sonrasında mağazada deneyince çok beğenmiştim. Longines i de marka olarak beğendiğimden bir model de ondan ararken bu modeli bulmuştum. Ama Rolex Datejust ı da çok beğeniyorum

Sanırım şöyle yapacağım. Longines yerine bu listeye Tudor Black Bay Chrono yu eklersem bu benim için şu seviye de yeterli olacak ve Rolex hissiyatını da kısmen yaşamış olacağım. Rolex datejust ve Omega Speedmaster ı da sonraki dönemlere bırakacağım.
mecako52 yazdı:3 saat 1 saatten iyidir ki rolex'ten aşağı kalır yanları yok...
Ben de bu hafta japonya'dayım. 2. El saatler aşırı ucuz. Sıfır saatler de Türkiye'ye göre epey uygun fiyata. Hepsinden de taxfree alınabiliyor.
Hemen hemen girdiğim her dükkanda saat satılıyor çok şaşırdım. Koçtaş/metro market tarzı dev yerler var adım başı. Hemen hemen hepsinde grand seiko, omega, rolex, montblanc gibi markalar satılıyor. Herkesin kolunda da güzel saatler var. Bu kadar saate düşkün bir toplum olduklarını tahmin etmiyordum.
SM-S906U1 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Evet bu duruma yabancı vloggerlarda çok şaşırıyorlar. Mağazalarda çok çeşitli ürünler ve neredeyse tüm markalardan ürünler bulunuyor. Bu da tabi ekonomik seviyeden kaynaklanan bir durum. Bende mekanları listeliyorum gidince tüm günlerimi oralarda geçireceğim sanırım
