Steel sports watch fiyat cilginligi nereye kadar gidecek?

[dogodenizli]

şimdi bu durumun ana 2 sebebi var 1. si ekonomisi gelişen çin - hindistan ikilisi ve bu ülkelerde yeni yeni başlayan görgüsüzlük seviyesine varabilen lükse gösterişe meraklı zenginler. Sayıları oldukça fazla ve büyük bir talep yaratıyorlar

ikincisi üretilen çelik modelleri tüketen asya piyasası nedeniyle artan fiyatlardan faydalanmak isteyen grey market satıcılar. Sistem şu şekilde işliyor. Grey market satıcısı anlaşmalı olduğu bayiye stok geldiğinde bana telefonu çak diyor. Gidiyor çok talep gören atıyorum rolex batman, AP, natilus neyse bu saati bana satış fiyatından ver diyor ve ben bunun yanından markanın az tutulan 2 tane daha modelini senden alacağım diyor.

Şimdi bu az tutulan modelleri satarken tabiki bir indirimle elden çıkarmak zorunda kalıyor. İşte o indirimi retail fiyatından aldığı çelik modelin üzerine ekliyor birde kendi karını ekliyor ve satışa çıkarıyor. Fiyatlarda bu yüzden fişekliyor. Burada ana bayinin karı ne büyük markalar bunlara bayilik verirken şu kadar nispeten daha az satılan modelide mağazaya vitrine koyacaksın diye belli miktarda saat veriyor. Bu şekilde hızlıca bu saatleri elinden indirim yapmadan çıkarmış ve büyük kar elde etmiş oluyor.

grey market satıcısıda mutlu bir tek onun elinde çok tutulan çelik saat var illa bi isteyen zengin alıyor saati adamdan. Kim mutsuz parasını kıt kannat biriktirip saati almak isteyen kullanıcı.

bir diğer kullanım aracı ulusal ve uluslar arası rüşvet , bu saatleri herhangi biri koluna takar ve bir anda 100 bin doları üzerinde başka bir ülkeye götürebilir. KAydı yok kuydu yok. Havayolları üzerinde bu kadar para taşımana izin vermez al sana kolay yolu, banka üzerinden iletsen arkanda iz bırakırsın bu şekilde hepsinden kurtulmuş olunuyor. Bu tür saatler dünyanın her yerinde kolayca nakite çevirmek mümkün

Ha daha önce birkaç kere alışveriş yapan müşteri iseniz grey market satıcısı yerine bayi saati önce size verebiliyor o ayrı.

Görkem Bey durumu farklı acılardan güzel şekilde özetlemiş.
Son paragrafta belirttiğiniz ve beni de aşırı derecede irrite eden hatta tabiri caizse markadan soğutan bir durum bu grey market meselesi ve önceki müşteriye öncelik tanıma durumu.
Aynı saati ben sorduğumda yok çekip müşterisine var diyen bir satıcıdan, bir markadan ne beklenirki.
Sadece bu durumun satıcıların elinde olduğunu da düşünmüyorum. Marka böyle bir şeye izin vermese satıcılar bu şekilde bir yol izleyemezler kanaatimce

[rolexcollector]

şimdi bu durumun ana 2 sebebi var 1. si ekonomisi gelişen çin - hindistan ikilisi ve bu ülkelerde yeni yeni başlayan görgüsüzlük seviyesine varabilen lükse gösterişe meraklı zenginler. Sayıları oldukça fazla ve büyük bir talep yaratıyorlar

ikincisi üretilen çelik modelleri tüketen asya piyasası nedeniyle artan fiyatlardan faydalanmak isteyen grey market satıcılar. Sistem şu şekilde işliyor. Grey market satıcısı anlaşmalı olduğu bayiye stok geldiğinde bana telefonu çak diyor. Gidiyor çok talep gören atıyorum rolex batman, AP, natilus neyse bu saati bana satış fiyatından ver diyor ve ben bunun yanından markanın az tutulan 2 tane daha modelini senden alacağım diyor.

Şimdi bu az tutulan modelleri satarken tabiki bir indirimle elden çıkarmak zorunda kalıyor. İşte o indirimi retail fiyatından aldığı çelik modelin üzerine ekliyor birde kendi karını ekliyor ve satışa çıkarıyor. Fiyatlarda bu yüzden fişekliyor. Burada ana bayinin karı ne büyük markalar bunlara bayilik verirken şu kadar nispeten daha az satılan modelide mağazaya vitrine koyacaksın diye belli miktarda saat veriyor. Bu şekilde hızlıca bu saatleri elinden indirim yapmadan çıkarmış ve büyük kar elde etmiş oluyor.

grey market satıcısıda mutlu bir tek onun elinde çok tutulan çelik saat var illa bi isteyen zengin alıyor saati adamdan. Kim mutsuz parasını kıt kannat biriktirip saati almak isteyen kullanıcı.

bir diğer kullanım aracı ulusal ve uluslar arası rüşvet , bu saatleri herhangi biri koluna takar ve bir anda 100 bin doları üzerinde başka bir ülkeye götürebilir. KAydı yok kuydu yok. Havayolları üzerinde bu kadar para taşımana izin vermez al sana kolay yolu, banka üzerinden iletsen arkanda iz bırakırsın bu şekilde hepsinden kurtulmuş olunuyor. Bu tür saatler dünyanın her yerinde kolayca nakite çevirmek mümkün

Ha daha önce birkaç kere alışveriş yapan müşteri iseniz grey market satıcısı yerine bayi saati önce size verebiliyor o ayrı.

Görkem Bey durumu farklı acılardan güzel şekilde özetlemiş.
Son paragrafta belirttiğiniz ve beni de aşırı derecede irrite eden hatta tabiri caizse markadan soğutan bir durum bu grey market meselesi ve önceki müşteriye öncelik tanıma durumu.
Aynı saati ben sorduğumda yok çekip müşterisine var diyen bir satıcıdan, bir markadan ne beklenirki.
Sadece bu durumun satıcıların elinde olduğunu da düşünmüyorum. Marka böyle bir şeye izin vermese satıcılar bu şekilde bir yol izleyemezler kanaatimce

Şu açıdan da bakın.
Saati aldığınız anda 10000 eur prim yapmış oluyor saat.
Satmayacağına emin olduğunuz kişiye mi verirsiniz yoksa satma ihtimali olana mı?

SM-G973F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[dogodenizli]

şimdi bu durumun ana 2 sebebi var 1. si ekonomisi gelişen çin - hindistan ikilisi ve bu ülkelerde yeni yeni başlayan görgüsüzlük seviyesine varabilen lükse gösterişe meraklı zenginler. Sayıları oldukça fazla ve büyük bir talep yaratıyorlar

ikincisi üretilen çelik modelleri tüketen asya piyasası nedeniyle artan fiyatlardan faydalanmak isteyen grey market satıcılar. Sistem şu şekilde işliyor. Grey market satıcısı anlaşmalı olduğu bayiye stok geldiğinde bana telefonu çak diyor. Gidiyor çok talep gören atıyorum rolex batman, AP, natilus neyse bu saati bana satış fiyatından ver diyor ve ben bunun yanından markanın az tutulan 2 tane daha modelini senden alacağım diyor.

Şimdi bu az tutulan modelleri satarken tabiki bir indirimle elden çıkarmak zorunda kalıyor. İşte o indirimi retail fiyatından aldığı çelik modelin üzerine ekliyor birde kendi karını ekliyor ve satışa çıkarıyor. Fiyatlarda bu yüzden fişekliyor. Burada ana bayinin karı ne büyük markalar bunlara bayilik verirken şu kadar nispeten daha az satılan modelide mağazaya vitrine koyacaksın diye belli miktarda saat veriyor. Bu şekilde hızlıca bu saatleri elinden indirim yapmadan çıkarmış ve büyük kar elde etmiş oluyor.

grey market satıcısıda mutlu bir tek onun elinde çok tutulan çelik saat var illa bi isteyen zengin alıyor saati adamdan. Kim mutsuz parasını kıt kannat biriktirip saati almak isteyen kullanıcı.

bir diğer kullanım aracı ulusal ve uluslar arası rüşvet , bu saatleri herhangi biri koluna takar ve bir anda 100 bin doları üzerinde başka bir ülkeye götürebilir. KAydı yok kuydu yok. Havayolları üzerinde bu kadar para taşımana izin vermez al sana kolay yolu, banka üzerinden iletsen arkanda iz bırakırsın bu şekilde hepsinden kurtulmuş olunuyor. Bu tür saatler dünyanın her yerinde kolayca nakite çevirmek mümkün

Ha daha önce birkaç kere alışveriş yapan müşteri iseniz grey market satıcısı yerine bayi saati önce size verebiliyor o ayrı.

Görkem Bey durumu farklı acılardan güzel şekilde özetlemiş.
Son paragrafta belirttiğiniz ve beni de aşırı derecede irrite eden hatta tabiri caizse markadan soğutan bir durum bu grey market meselesi ve önceki müşteriye öncelik tanıma durumu.
Aynı saati ben sorduğumda yok çekip müşterisine var diyen bir satıcıdan, bir markadan ne beklenirki.
Sadece bu durumun satıcıların elinde olduğunu da düşünmüyorum. Marka böyle bir şeye izin vermese satıcılar bu şekilde bir yol izleyemezler kanaatimce

Şu açıdan da bakın.
Saati aldığınız anda 10000 eur prim yapmış oluyor saat.
Satmayacağına emin olduğunuz kişiye mi verirsiniz yoksa satma ihtimali olana mı?

SM-G973F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Nazım bey tabii ki satmayacağını düşündüğüm kişiye veririm ancak sonuçta işin ucunda hep bir ticaret mantığı var. Satıp satmayacagini düşünürken bile ticaret yapmış oluyoruz bir yerde. Daha saati alırken satmayı düşünüyoruz.
Yani demem o ki bu saatleri gerçekten tarihçesine,mekanizmasına bakıp alan insan sayısı bir elin parmağını geçmiyor artık.

[gokhangirgin]

Zaten gunümüzde bu saatleri alan insanların büyük çoğunluğu nasıl olsa zarar etmem kafasıyla alıyor. Mekanizmaya, tarihe, işçiliğe para veren çok az kişi var.
Hatta amerikada ve fransada bir araştırma yapılmıştı insanlar bir pp aldıktan sonra kaç yıl kullanıyor başlıklı. Hani bu patek markasının bir sloganı var ya ''Bir patek philippe sahip olamazsınız bir sonraki nesle devredene kadar eşlik edersiniz.'' Su şekilde iste bu slogana ithafen yapılmış bir araştırma.
100 kişinin üzerinde kişiye yapılmış bu araştırma-anket. Sonuçlar ise şok edici. Ortalama 1 yıl 2 ay içerisinde insanlar pp lerini ellerinden çıkarmış. Neden? Çünkü:bu saatler zaten ticari kaygılarla alınmış. Zaten o paraları etmeyeceğini biliyor alan şahıs. Fiyatı da artmışken satayım diyor.
Başta da belirttiğim gibi maalesef bu algıyı yaratan bu markaların kendisi.

ilginç bir araştırma ve sonucu...

[gokhangirgin]

Saatler ve markalar ile ilgili bilenler çok şey yazacaktır. Ancak ben başka bir fikrimi acizane sunmaya çalışayım.

Insanlar paranoya çağında izi zor sürülen ve kolay transfer edilebilen değerlere ilgi gösteriyor. Bir örnek olarak kripto para. Bundan 20 yıl önce bilgisayar ortamında kodlanmış rakamsal bir şifre 12.000 USD edecek desek herhalde bizi tımarhaneye kapatırlardi.

Hiçbir mal ya da hizmetin fiyatı yoktur. Fiyatı oluşturan talep; lüksü oluşturan da az rastlanır (erişilir) olmaktır. Bugün bir saat 80k USD etmez diyoruz ama bir dönem bir lale soğanı bir villa değerinde idi.

Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an.

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

"Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an."

hiç bu açıdan bakmamıştım. Eşimi sanırım bununla 3-4 saat almak konusunda ikna edebilirim

[copycat]

Saatler ve markalar ile ilgili bilenler çok şey yazacaktır. Ancak ben başka bir fikrimi acizane sunmaya çalışayım.

Insanlar paranoya çağında izi zor sürülen ve kolay transfer edilebilen değerlere ilgi gösteriyor. Bir örnek olarak kripto para. Bundan 20 yıl önce bilgisayar ortamında kodlanmış rakamsal bir şifre 12.000 USD edecek desek herhalde bizi tımarhaneye kapatırlardi.

Hiçbir mal ya da hizmetin fiyatı yoktur. Fiyatı oluşturan talep; lüksü oluşturan da az rastlanır (erişilir) olmaktır. Bugün bir saat 80k USD etmez diyoruz ama bir dönem bir lale soğanı bir villa değerinde idi.

Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an.

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Lale sogani hakkaten oyle miymis! efsane bilgiymis yalniz, ne zamanlar abi biliyor musun? O konuda okuma yapmak isterin kesinlikle.

Hocam lale çılgınlığı ya da lale balonu diye aratin pek çok Türkçe kaynak bulacaksınız. Bilinen ilk iktisadi balon olarak anlatılıyor.

Ayrıca çok ünlü "siyah lale" romanını da okuyabilirsiniz.

Işin bizim için acı tarafı, Hollandalılara öğretip, alıştırdıgimiz laleden atalarımizin vurgun yapamamis olması.

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[copycat]

Saatler ve markalar ile ilgili bilenler çok şey yazacaktır. Ancak ben başka bir fikrimi acizane sunmaya çalışayım.

Insanlar paranoya çağında izi zor sürülen ve kolay transfer edilebilen değerlere ilgi gösteriyor. Bir örnek olarak kripto para. Bundan 20 yıl önce bilgisayar ortamında kodlanmış rakamsal bir şifre 12.000 USD edecek desek herhalde bizi tımarhaneye kapatırlardi.

Hiçbir mal ya da hizmetin fiyatı yoktur. Fiyatı oluşturan talep; lüksü oluşturan da az rastlanır (erişilir) olmaktır. Bugün bir saat 80k USD etmez diyoruz ama bir dönem bir lale soğanı bir villa değerinde idi.

Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an.

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

"Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an."


hiç bu açıdan bakmamıştım. Eşimi sanırım bununla 3-4 saat almak konusunda ikna edebilirim

Üstadım doğru seçildikten sonra saat en iyi yatırım. Düşünün ne MTV'si, ne ÖTV'si, ne emlak vergisi olan geri satılabilir bir varlık.

Saatler ile çok ilgisi olmayan bir arkadaşıma zorla OMEGA saat aldırdım forumdan. Arkadaşımın şu sözünü hiç unutmadım, "yarın büyük bir facia olursa, insan kacakcisina verdiğimizde bizi Ege'nin diğer tarafina geçirecegi bir varlığımız olsun".

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[justaguy]

Saatler ve markalar ile ilgili bilenler çok şey yazacaktır. Ancak ben başka bir fikrimi acizane sunmaya çalışayım.

Insanlar paranoya çağında izi zor sürülen ve kolay transfer edilebilen değerlere ilgi gösteriyor. Bir örnek olarak kripto para. Bundan 20 yıl önce bilgisayar ortamında kodlanmış rakamsal bir şifre 12.000 USD edecek desek herhalde bizi tımarhaneye kapatırlardi.

Hiçbir mal ya da hizmetin fiyatı yoktur. Fiyatı oluşturan talep; lüksü oluşturan da az rastlanır (erişilir) olmaktır. Bugün bir saat 80k USD etmez diyoruz ama bir dönem bir lale soğanı bir villa değerinde idi.

Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an.

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

"Yukarıdaki kripto para misali, luks saatler de kolay taşınır, vergisi beyanı pek olmayan kola takip dünyanın her yerine götürülebilir assetler. Bugün dünyanın bir çok ülkesinde gayrimenkul tam bir bela haline geldi. Kiracı derdi, eskime payı, vergisi her biri ayrı dert. Ben keşke zamaninda kendimi zorlayıp bir iki tane gerçek lüks saat alsaydım diyorum şu an."


hiç bu açıdan bakmamıştım. Eşimi sanırım bununla 3-4 saat almak konusunda ikna edebilirim

Üstadım doğru seçildikten sonra saat en iyi yatırım. Düşünün ne MTV'si, ne ÖTV'si, ne emlak vergisi olan geri satılabilir bir varlık.

Saatler ile çok ilgisi olmayan bir arkadaşıma zorla OMEGA saat aldırdım forumdan. Arkadaşımın şu sözünü hiç unutmadım, "yarın büyük bir facia olursa, insan kacakcisina verdiğimizde bizi Ege'nin diğer tarafina geçirecegi bir varlığımız olsun".

MI 6 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Çok enteresan, çok benzer birşeyi ben de düşünmüştüm. Hangi saatimi, yurtdışında vb acil bir durumda, kutu/kitapçık vb olmadan anında ne kadara çeviririm diye düşünmüştüm 1-2 kere