Tag Heuer Aquaracer Calibre 5 300m İncelemesi WAY2113BA0910
Gönderilme zamanı: 28 Eyl 2015, 19:44Model: WAY2113BA0910
Makina: Calibre 5
Güç Rezervi: 38 saat
Kasa Çapı: 40.5 mm
Tepe: Vidalı
Cam: Safir (yansıma önleyici uygulanmış)
Su Geçirmezlik: 300m
Formula 1 ile beraberliğimizin başlamadan bitmesinin(bilezik sorunu) ardından rotayı ilk göz ağrıma çevirdim
Tekrar tekrar kutu açmayayım bu sefer inceleme olsun istedim.
Aquaracer 300m serisi en son olarak 2014 yılında güncellenmiş. Bir önceki seri ile ufak tefek tasarım farkları var ama genel olarak oldukça benzer oldukları söylenebilir. Almış olduğum modelin kadranı anthracite olarak tanımlanmış, kabaca koyu gri diyebiliriz. Diğer renk seçenekleri siyah, mavi ve beyaz. Anthracite renk kadranı sitede bulunan resimlerden anlamak çok zor. Farklı ışıklarda ve ışığın vuruş yönüne göre çok güzel renk tonlarına bürünüyor.
Arka kapak cam olmadığı için makina görünmüyor tabi ki ama Tag Heuer'ın uzunca bir süredir Sellita makina kullandığı biliniyor. Bu modelde de muhtemelen modifiye edilmiş SW200 kullanılmış. 1 haftalık ölçümlerimde sapma değeri günlük ortalama +6 saniye.
Gelelim saatin kordonuna Bu kordonlardan neler çektim neler.. Formula 1'in kordonu ile bir türlü rahat edememiştim. Kolumu tam olarak sarmıyordu, saat sanki ucuna ağırlık bağlanmiş gibi sallanıyordu. Aquaracer'ın kordonu ise oldukça başarılı, kolu gayet güzel sarıyor. Bu noktada sıkıntı yok ama klips tarafı bence yine sıkıntılı. Klips kesme çelik yapılmış ve kaliteli görünüyor ama ben rahatlık açısından çift taraftan kapatılan(kelebek deniyor sanırım) klipsleri daha rahat buluyorum.
İşçilikse yine üst seviyede. Bezelin çelikleri merkezden dışarı doğru kesilmiş ve ışık altında aynı kadran gibi çok güzel yansıma geçişleri oluşturuyor. Umarım fotoğraflarda yeteri kadar yakalayabilmişimdir. Bezelin saat 12 noktası ile ortalaması kusursuz. Dönüş zorluğu ayarında ve kaliteli bir his veriyor. Kordon da 2014 yılındaki revizyonda değişmiş ve bence eskisine nazaran görsel açıdan daha başarılı olmuş.
Sonuç olarak saat ile geçirdiğim bir haftadan sonra denemek için koluma taktığım bir dakikadan çok daha fazla sevdiğimi belirtmeliyim. Farklı ışıklardaki yansımalar sürekli farklı hissettiriyor, insanı ayrı bir mutlu ediyor
Makina: Calibre 5
Güç Rezervi: 38 saat
Kasa Çapı: 40.5 mm
Tepe: Vidalı
Cam: Safir (yansıma önleyici uygulanmış)
Su Geçirmezlik: 300m
Formula 1 ile beraberliğimizin başlamadan bitmesinin(bilezik sorunu) ardından rotayı ilk göz ağrıma çevirdim
Tekrar tekrar kutu açmayayım bu sefer inceleme olsun istedim.
Aquaracer 300m serisi en son olarak 2014 yılında güncellenmiş. Bir önceki seri ile ufak tefek tasarım farkları var ama genel olarak oldukça benzer oldukları söylenebilir. Almış olduğum modelin kadranı anthracite olarak tanımlanmış, kabaca koyu gri diyebiliriz. Diğer renk seçenekleri siyah, mavi ve beyaz. Anthracite renk kadranı sitede bulunan resimlerden anlamak çok zor. Farklı ışıklarda ve ışığın vuruş yönüne göre çok güzel renk tonlarına bürünüyor.
Arka kapak cam olmadığı için makina görünmüyor tabi ki ama Tag Heuer'ın uzunca bir süredir Sellita makina kullandığı biliniyor. Bu modelde de muhtemelen modifiye edilmiş SW200 kullanılmış. 1 haftalık ölçümlerimde sapma değeri günlük ortalama +6 saniye.
Gelelim saatin kordonuna
Bu kordonlardan neler çektim neler.. Formula 1'in kordonu ile bir türlü rahat edememiştim. Kolumu tam olarak sarmıyordu, saat sanki ucuna ağırlık bağlanmiş gibi sallanıyordu. Aquaracer'ın kordonu ise oldukça başarılı, kolu gayet güzel sarıyor. Bu noktada sıkıntı yok ama klips tarafı bence yine sıkıntılı. Klips kesme çelik yapılmış ve kaliteli görünüyor ama ben rahatlık açısından çift taraftan kapatılan(kelebek deniyor sanırım) klipsleri daha rahat buluyorum. İşçilikse yine üst seviyede. Bezelin çelikleri merkezden dışarı doğru kesilmiş ve ışık altında aynı kadran gibi çok güzel yansıma geçişleri oluşturuyor. Umarım fotoğraflarda yeteri kadar yakalayabilmişimdir. Bezelin saat 12 noktası ile ortalaması kusursuz. Dönüş zorluğu ayarında ve kaliteli bir his veriyor. Kordon da 2014 yılındaki revizyonda değişmiş ve bence eskisine nazaran görsel açıdan daha başarılı olmuş.
Sonuç olarak saat ile geçirdiğim bir haftadan sonra denemek için koluma taktığım bir dakikadan çok daha fazla sevdiğimi belirtmeliyim. Farklı ışıklardaki yansımalar sürekli farklı hissettiriyor, insanı ayrı bir mutlu ediyor
