Bazı evler Freddy Krueger, Elm sokağında kabus filmleri gibi dekore edilmiş. Duvarlara çivilenmiş seyahetlerden alınmış taştan, tahtadan kafa tasları, vahşet çağından kalma siyah beyaz tablolar, duvar diplerinde el avuç açan sanatsal heykeller, tavandan zincirlerle tutturulmuş, aşağıya doğru sarkan kocaman kocaman avizeler, salonda insan boyundan bir buçuk kat daha yüksek Firavun tahtları gibi koltuklar, pirinç halkalardan geçirilmiş, halatlarla bağlanmış kalın kalın epengle kadifeden perdeler, 15 kişilik masanın üzerinde kristal bardaklardan oluşan züccaciye dükkanı sergi alanı ve evin sahipleri eşyaların ardında gizlenmiş, eller tetikte bekliyorlar. Böyle evlerden insanlar çığlık atarak uyanır zannedersem.
Mikrodalga fırın zararlı diyorlar evet! Ama çalıştırırken uzak durursanız bir şey olmaz diyorlar. Zaten evde yalnız kaldığımda ben kullanıyorum. Evde kullanmadığımız o kadar eşya var ki mesela kuru mevye sıkacağı, soğan doğramak için yarım saat uğraşacağınız mutfak robotu, renk renk blendirler, hamur karıştırıcısı, irili ufaklı tost makineleri, sarımsak ezicisi , elma soyucusu, ceviz kırıcısı, kiraz çekirdeği çıkarıcısı, kaşar peynir rendesi vb vb vb vb. Çatı katındaki eşyaları saymıyorum bile.

manil yazdı:eskiden bir de misafir odası olurdu, evin karantinaya alınmış bölgeleri gibi kimse girmezdi. bayramdan bayrama görürdük ancak.. nostalji oldu

minimalizm zaten şu aralar trend olan bir husus. Aynısını (az ve sadece kullanılacak eşya) ben de düşünüyorum.

Manil

Ufak çaplı bir kahkaha tufanı koptu yaptığın benzetme mükemmel.