Saat Severler Merhaba
Gönderilme zamanı: 04 Kas 2010, 01:11Saat severler merhaba.
Adım İbrahim Zafer SOĞANCIOĞLU, 43 yaşındayım ve bankacıyım.
Daha 7 yaşında başlayan tutkum hala devam ediyor.
Hatta bu başlangıç içinde hüzünlü bir anıyı da taşıyor.
Babamın Vialux marka kurmalı ve alarmlı bir saati vardı..saatine itina gösterirdi..akşamları eve geldiğinde çıkartır ve salonda büfenin üzerine koyardı..yine bir gün eve geldi ve saatini çıkarıp yerine bıraktı..sonra odadan çıktı..ama ben o saate okadar meraklıydımki kendime engel olamadım ve bir sandelyenin üzerine çıkıp saati almaya çalıştım. ama ulaşamıyordum..elime kalem gibi bir şey aldım ve saati kendimi çekmeye çalıştım..tabiki beklenmedik bir son ! saat taş zemine düştü ve paramparça oldu..tabiki sonrasını tahmin edebilirsiniz ! bu anım beni çok etkilemiştir..tam 30 yıl sonra aynı saati bir internet sitesinde açık artırmada gördüm ve hemen satın aldım..ardından saati sirkecide TevfikAydın da bakımını ve temizliğini yaptırdım..tabiki bu artık benim sonuna neden olduğum babamın o güzel saatiydi..güzel bir paket ile babama hediye ettim.. babam "..kerata..o saati beton zemine düşürmeseydin şimdi belkide sana yadigar kalacaktı...madem böyle oldu o zaman bu saat sana yadigar olsun " dedi ve saati bana geri verdi...
İşte böyle sayın saat severler...saat benim için bir tutku..geçmişim ve geleceğimdir..
Pilli saatleren uzak dururum..kendi çapımda bir kolleksiyonum var..birgün onlardan da bahsederim umarım.
En büyük hayalim günün birinde emekli olursam sadece saat görebileceğim, konuşabileceğim ve mekanizma sesini duyabileceğim bir mekan açmaktır...
Saygılarımla
Adım İbrahim Zafer SOĞANCIOĞLU, 43 yaşındayım ve bankacıyım.
Daha 7 yaşında başlayan tutkum hala devam ediyor.
Hatta bu başlangıç içinde hüzünlü bir anıyı da taşıyor.
Babamın Vialux marka kurmalı ve alarmlı bir saati vardı..saatine itina gösterirdi..akşamları eve geldiğinde çıkartır ve salonda büfenin üzerine koyardı..yine bir gün eve geldi ve saatini çıkarıp yerine bıraktı..sonra odadan çıktı..ama ben o saate okadar meraklıydımki kendime engel olamadım ve bir sandelyenin üzerine çıkıp saati almaya çalıştım. ama ulaşamıyordum..elime kalem gibi bir şey aldım ve saati kendimi çekmeye çalıştım..tabiki beklenmedik bir son ! saat taş zemine düştü ve paramparça oldu..tabiki sonrasını tahmin edebilirsiniz ! bu anım beni çok etkilemiştir..tam 30 yıl sonra aynı saati bir internet sitesinde açık artırmada gördüm ve hemen satın aldım..ardından saati sirkecide TevfikAydın da bakımını ve temizliğini yaptırdım..tabiki bu artık benim sonuna neden olduğum babamın o güzel saatiydi..güzel bir paket ile babama hediye ettim.. babam "..kerata..o saati beton zemine düşürmeseydin şimdi belkide sana yadigar kalacaktı...madem böyle oldu o zaman bu saat sana yadigar olsun " dedi ve saati bana geri verdi...
İşte böyle sayın saat severler...saat benim için bir tutku..geçmişim ve geleceğimdir..
Pilli saatleren uzak dururum..kendi çapımda bir kolleksiyonum var..birgün onlardan da bahsederim umarım.
En büyük hayalim günün birinde emekli olursam sadece saat görebileceğim, konuşabileceğim ve mekanizma sesini duyabileceğim bir mekan açmaktır...
Saygılarımla
