Merhaba
Gönderilme zamanı: 28 Oca 2011, 02:10Merhaba değerli forum üyeleri,
Yaklaşık bir aydır bu forumu takip ediyorum ve artık tanışma vaktinin geldiğini düşünüyorum. Foruma üye olur olmaz kendimi tanıtmak istemememin nedeni forumun beni belli konularda ikna etmesi gerektiğini düşünmem oldu. Fazlasıyla ikna olduğumu söylemeliyim. Buradan çok şey öğrendim. Böylesine güzel şeylerin paylaşıldığı, bilgiye dayalı, açık yürekli ve cesur tartışmaların yaşandığı bir ortamda katkı sunabilmeyi çok isterdim. Ancak an itibariyle sunabileceğim tek katkının bir üye olarak kendimi tanıtmak olduğunu düşünüyorum. İsmim Cengiz. 30 yaşındayım. Ankara'da bir üniversitede araştırma görevlisiyim.
Mekanik saatlere olan ilgim çok eskiye dayanmıyor, iki aylık bir geçmişi var. Bir sitede bazı saatlere yüksek oranda indirim yapıldığını farkettim ve şimdiye kadar ertelediğim bir ihtiyacı karşılamaya, bir saat almaya karar verdim. Böylelikle saat markalarını ve saatlerin özelliklerini araştırmaya koyuldum ve gördüm ki temelde saatler ikiye ayrılıyor, iletişim kurabileceklerim ve iletişime kapalı olanlar. Yüzyıllara dayanan kültürü, tecrübeyi, işçiliği, mühendisliği ve estetiği bir kenara bırakıyorum, benim için bir mekanik saati(kurmalı yada otomatik) diğerlerinden ayıran en temel özellik iletişime olanak tanıması, hatta buna sizi zorlamasıdır. Kullan at ürünler bana göre değil, kalıcı olanı isterim her zaman. Kullandığım eşya ile bir nevi duygusal bağ kurarım, işlevini kaybedince ondan kurtulmam hiç de kolay olmaz. Dolayısıyla alacağım saatin bir mekanik saat olması gerektiğine karar verdim ve bir süre daha bekleyerek, mekanizmalar ve saat markalarının kültürü hakkında biraz bilgi sahibi olduktan sonra flört edeceğim saati seçmenin doğru olacağını düşündüm. Ve sonunda seçimimi yaptım, Tissot'un Heritage serisinden Visodate modelini seçtim.
İleride başka flörtlerim de olacak ama o bundan habersiz kolumda görevini eksiksiz yerine getirmeye çalışıyor, kulağıma yaklaştırıyorum bana sadakatini fısıldıyor. Başka saatlerim de olacak evet ama bu saatimin yeri her zaman başka olacak, bunu hissedebiliyorum.
Yaklaşık bir aydır bu forumu takip ediyorum ve artık tanışma vaktinin geldiğini düşünüyorum. Foruma üye olur olmaz kendimi tanıtmak istemememin nedeni forumun beni belli konularda ikna etmesi gerektiğini düşünmem oldu. Fazlasıyla ikna olduğumu söylemeliyim. Buradan çok şey öğrendim. Böylesine güzel şeylerin paylaşıldığı, bilgiye dayalı, açık yürekli ve cesur tartışmaların yaşandığı bir ortamda katkı sunabilmeyi çok isterdim. Ancak an itibariyle sunabileceğim tek katkının bir üye olarak kendimi tanıtmak olduğunu düşünüyorum. İsmim Cengiz. 30 yaşındayım. Ankara'da bir üniversitede araştırma görevlisiyim.
Mekanik saatlere olan ilgim çok eskiye dayanmıyor, iki aylık bir geçmişi var. Bir sitede bazı saatlere yüksek oranda indirim yapıldığını farkettim ve şimdiye kadar ertelediğim bir ihtiyacı karşılamaya, bir saat almaya karar verdim. Böylelikle saat markalarını ve saatlerin özelliklerini araştırmaya koyuldum ve gördüm ki temelde saatler ikiye ayrılıyor, iletişim kurabileceklerim ve iletişime kapalı olanlar. Yüzyıllara dayanan kültürü, tecrübeyi, işçiliği, mühendisliği ve estetiği bir kenara bırakıyorum, benim için bir mekanik saati(kurmalı yada otomatik) diğerlerinden ayıran en temel özellik iletişime olanak tanıması, hatta buna sizi zorlamasıdır. Kullan at ürünler bana göre değil, kalıcı olanı isterim her zaman. Kullandığım eşya ile bir nevi duygusal bağ kurarım, işlevini kaybedince ondan kurtulmam hiç de kolay olmaz. Dolayısıyla alacağım saatin bir mekanik saat olması gerektiğine karar verdim ve bir süre daha bekleyerek, mekanizmalar ve saat markalarının kültürü hakkında biraz bilgi sahibi olduktan sonra flört edeceğim saati seçmenin doğru olacağını düşündüm. Ve sonunda seçimimi yaptım, Tissot'un Heritage serisinden Visodate modelini seçtim.
İleride başka flörtlerim de olacak ama o bundan habersiz kolumda görevini eksiksiz yerine getirmeye çalışıyor, kulağıma yaklaştırıyorum bana sadakatini fısıldıyor. Başka saatlerim de olacak evet ama bu saatimin yeri her zaman başka olacak, bunu hissedebiliyorum.
Forumlarda görüşmek üzere.