Archimed yazdı:Bence asıl neden aşktır, cazibedir, yaşattığı tutkudur. Grand Seiko'nun biz saat tutkunlarının büyük bir bölümüne aşk ve tutku duygusu hissettirmemesidir. Eğer farklı ve objektif kriterleri değerlendirmek istersek; Grand Seiko'nun güzel bir tasarımı ve gelişmiş teknolojisine rağmen neden çoğunluğun Grand Seiko almak istemediğini anlayamayız.
Rolex, Panerai, Ulyysee Nardin, Omega, Oris gibi markaların pek çok modelini aşk ve tutkuyla arzuluyoruz. Bir Submariner, Date Just, Daytona, bir Radiomir, bir PO, bir Second Diver gibi saatleri alıp kolumuza takmayı hayal ediyoruz. Bunu arzularken asıl amacımız saati öğrenmekten ziyade, kolumuzda çok şık bir şeyi taşımak, ona sahip olmak, varlığıyla gururlanmak.
Grand Seiko ise bence aşk ve tutku duygusunu yaratmak için biraz daha zaman ve emeğe ihtiyacı var. 3 adet Seiko'm olmasına rağmen deli gibi bir Grand Seiko almayı arzulamıyorum, Grand Seiko bence sadece şık ve kaliteli bir Seiko. Buna karşı bir Submariner alma fikri beni başka yerlere götürüyor. Hatta UN'in pek çok modelini de benzer şekilde beğeniyorum.
Bence Japon ürünlerinin pazarlama strateji hataları var: Japon arabaları da, elektronik ürünleri de, saatleri de sadece günlük hayatta kaliteli seçenekler olarak karşımıza çıkıyor. O ürünler kendilerine aşık etmiyorlar.
Bayan üyelerden özür dileyerek başka bir benzetme yapacağım. Bence Seiko eli yüzü düzgün, sıradan veya sıkıcı bir evlilik, mutlu bir hayat yaşanacak bir hanım. Grand Seiko ise görenin kafasını çevirip tekrar baktığı, hayal edip arzuladığı veya pek çoklarının bayıldığı bir afet değil. Belki standardın üstünde bir güzel ve çok yetenekli. Ama hepsi o kadar
Özetlersek bence Seiko mahallenin eli yüzü düzgün, çok dikkat çekmeyen kızı. Grand Seiko ise güzellik yarışmalarına katılan, ortalamadan daha uzun boylu ve eğitimli sayılabilecek bir kız. Rolex, UN, Panerai, Omega gibi markalar ise Nicole Kidman, Sharon Stone (gençliği), vs. Anlatabildim mi
