İngiltere Savunma Bakanlığı İçin İstisna Seiko'lar

[Broadarrow]

Zamanla göreceğiz GS'nin durumunu, bakalım hak ettiği yerlere gelebilecek mi?

Üç beş Premier, beş on Monster sattırsa yeter Seiko'ya

[brckk]

Olaylar olaylar

[FatihGS]

"Arkası Yarın"lar vardı radyolarda biz çocukken bu başlığı da öyle takip ediyorum

[fsinan]

Baştan yazayım, saat kaça satarım diye alınmaz. Biz hobi olarak bu güzellerle vakit geçiriyoruz. Rehinci değiliz.

Ben Oris kullanıyorum, Seiko Sportura kullanıyorum, Casio G-Shock kullanıyorum. Tag, Longines, Tissot, Orient, Seiko vs aldım sattım. Bir gün kısmet olursa bir LV de alacağım...O fiyat seviyesinde estetik olarak beni LV kadar etkileyen bir saati Seiko yapsın Seiko da alırım. 60 yaşına gelince bir daydate yerine bir GS de alırım çünkü daha güzel ve kaliteliler. Mesela 3 aydır Quartz Chrono alayım diyorum, herşeyi ile o fiyat seviyesinde "en kaliteli" olduğuna inandığım için Seiko aldım. Certina da, Tissot da olabilirdi ama hepsini elime alıp kurcaladığım, taktığım, yaşadığım için kalitenin ibresi Seiko'yu gösterdi. PRS516, Certina DS Action vs gibi 1000TL civarına satılan hiçbir saat modeli Sportura kadar kaliteli ve bence güzel değil. Bence kesin, saati çok incelerim, detaycıyımdır. Ben saati de arabayı da kaça satarım diye almam, beğenirsem anasını satayım kaça satılırsa satılsın umrumda değil, kullandığım süre boyunca zevk alayım, her baktığımda içim aksın yeter. Şimdi gelelim yukarıdaki saptamalara.

3 gündür envanter karıştırıyorum, aşağıda yazdıklarımı çok iyi araştırdım.

Ben hiç katılmıyorum case analizine ve örneğe.

Bir ada ülkesinden ve geleneklerine ve markalarına tamamen bağlı bir ada ülkesindeki tüketici kitlesine yönelik üretim yapan bir markadan bahsediyoruz.

Verilen örnekteki Phaeton modeli araç ise tamamen VW'in lüks Mercedes'in A serisini çıkararak VW pazarına sarkması ile pazar pazara savaş başlatmak için verdiği cevaptır ve bir anlamda da çok güçlü olduğu Çin pazarında lüks merakını da Porsche ve Audi ile değil, bir nebze VW ile de girmekti.

Ama GS sadece Japon pazarı için üretilmiş, ilk üretildiği zaman Japonya'da Rolex yahut yabancı lüks saat penetrasyonu çok düşük. Lüks bir markaya cevap vermek amacı ile de üretilmemiş. Japon pazarında o tarihte Seiko'nun bir prestij sıkıntısı da yok, bugün de yok ayrı.

GS, bir anlamda diğer teknolojik alanlarda olduğu gibi Japon'ların mükemmellik felsefesine hizmet etmek amacı ile üretilmiştir. En mükemmeli, en sorunsuzu, en iyisini üretmek Japon felsefesi. Segment segment, her segmentte en iyisini üretmek tüm Japon endüstrisinin hedefidir. Üretildiği günden beri COSC standardının üstünde standartlarla üretiliyor, sebebi de bu. Kaizen felsefesinin temeli budur.

Seiko'nun hedefi de her segmentte, her fiyat seviyesinde sınıfının en iyisini üretmektir. Bugün baktığınızda da her fiyat segmentinde o segmentin en iyi işçiliğini, en iyisini üretiyorlar. 100$'a alabileceğiniz en iyi otomatiği Seiko5'le, 300$'a alabileceğiniz en iyi quartz chrono'yu Sportura, Velatura ile, 1000$'a en iyi otomatiği Premier serileri ile, 10.000 yahut 100.000$'a da alabileceğiniz en iyi otomatiği GS markası ile satıyor. Marka GS çünkü o bir Seiko, farklı bir marka değil amaç, üretimi ayrıştırmış ve mükemmeli hedeflemiş. 200$'lık saate prestij kazandırmak değil. Ama şunu yapıyor, mesela GS için bir araştırma yaparken bir konuda daha kalitelisini elde ediyor, maliyeti de ucuz düşürüyor ise bunu Sportura'da, Velatura'da Premier'de direkt uyguluyor.

Bunu otomotiv, elektronik ve diğer sektörlerde yaptığı gibi saat endüstrisinde de yapmış. Hatta bazen Quartz devriminde olduğu gibi tüm endüstriyi ele geçirme fırsatı da ele geçirmiş ama okuduğum kadarı ile orada bir el bunu son anda engellemiş gibi. Emin olun o devrimi İsviçre'liler yapmış olsa idi bugün Seiko falan olmazdı,Japon'lar çok daha fair, ticari kuralları Batılılar gibi yeri geldiğinde tırnak içinde yazıyorum "pisleşmeden" işletiyorlar. Bugün İsviçre saat endüstrisi kendisine bile tahammül edemiyor. Bu konuda çok yazılar var okuyun. Çok manidar teknolojik yardımlar var, hala da var....

Şimdi GS'in neden Amerika'ya ve batıya açıldığına bakalım. Sebebi şu, çünkü İsviçre saat endüstrisinin biti kanlanmaya başlayınca Japonya'ya penetre olmaya başladılar. Seiko da GS'i bu sebeple batıya taşıyor. Ben 2004 senesinde Monaco'da ünlü kumarhanenin olduğu meydandaki saatçide GS gördüm. Doğrusu bu ya ilk defa orada gördüm Ama oradaydı. Bu işler böyledir. Bugün Amerika'da Lexus, Infiniti kaç senelik markalar? Top grade markalar ve baştacı edilmiş durumdalar.

Çok zaman almaz, kalite yerini bulur.

Yazdıklarımdan dolayı eleştiriler gelecektir, ama emin olun, yazdıklarımı araştırdım ve tarafsız bir analistçi, analitik mühendis anlayışı ile ortaya koymak istedim. Ama son tahlilde saat bir sevgi olayıdır. Bu paraları vermek akılla izah edilemez.

[brckk]

son tahlilde saat bir sevgi olayıdır. Bu paraları vermek akılla izah edilemez.

Gayet net

[mrbars]

Grand Seiko. 50 years of dedication to perfection.

what I see:

[Broadarrow]

Fsinan, konu zaten çok sağlam dağıldı, ben daha da dağıtmayayım çok derinlere girip dedim ama konu eğlenceli

Otomobil hikayelerini markaların fiyat ekseninde aşağı ve yukarı gitmesinin güçlükleri, riskleri ve stratejik anlamını anlatırken kullanılabilecek tanıdık örnekler olmalarından dolayı verdim, buradaki duruma bire bir uyduğundan değil. Yoksa zaten VW grup olarak bir dolu kuvvetli markalı çok daha kompleks bir pazarlama stratejisi güdüyor, ana markayı öne çıkaran Seiko ile genel bir mukayese uygun olmaz.

Phaeton VW'nin diğer ürünlerine prestij desteği verebilirse kendi başına karlı olmasa da olur, zaten VW'nin derdi üst segmentte çok prestijli bir yer edinmek olsa bunu başka markalar üzerinden yapması mantıklı olur dedim özetle. Nitekim öyle de yaptığını biliyoruz, Audi, Bentley, vs.'nin gruptaki vazifesi o, Phaeton ile VW bu markalarla yapamayacağı başka birşeyi yapıyor. Çin hikayesi Phaeton için mantıklı bir istikamettir, ama bu istikamet Phaeton'a modelin başka pazarlarda başarısız olup Çin'de tutmaya başlamasından sonra biçilmiş bir roldür (Phaeton bırak Çin'e yönelik olarak dizayn edilmeyi üretime başladıktan iki yıl sonrasına kadar Çin'de satılmadı bile). Keza Mercedes'in A Class'ına cevap hikayesi de ilginç ama pazarlamanın mantığı içinde çok akla yatkın olmayan bir açıklama. A Class'a cevap Audi A3'le, Golf'le, vs. verilir. "Sen benim piyasama girersen ben de seni canevinden (Mercedes S Class) vururum."'un adı pazarlama stratejisi olmaz, intikam olur, kan davası olur.

Japonların ticari felsefesi, fair olması, vs. konusuna girmeyelim. Ben birçok özelliklerine hayranım Japonların ama II. dünya savaşının ardından batı ürünlerini taklit ederek ekonomisini ayağa kaldırmış, 70-80'lerde dampingci ve devlet destekli merkantilist politikalarla dünya ticaretini sarsmış memlekete çok da masum demeyelim bence. Herkes kadar bilirler ticaretin çakallıklarını.

Eğer dersen ki, kardeşim o kadar kafa ütüledin saatler hakkında bir yorum yapmadın, ona da cevabım hazır: benim de elim gitmez böyle fiyatlardan Grand Seiko'lara falan ama bir Prospex'e ben de hayır demem.

Sevgiler, selamlar...

[asymptote]

Eski bir capon atasözü der ki:
it's nothing to do with the sight, it's something to do with the feeling...

Ayrıca fsinan eski Grand Seiko başlığında GS'ye şiddetle karşı çıktığınızı hatırlıyorum, bugün savunduğunuzu söylemeyeceğim sadece daha adil ve objektif bakabildiğinizi düşünüyorum. Bu da gösteriyor ki fikirler, görüşler ve bakışlar zaman içinde değişir, diğer arkadaşlar da eminim bir gün sizin ulaştığınız olgunluk seviyesine erişeceklerdir..