İşletme mezunuyum. Kendimi bildim bileli saat hastalığım var. Evin tüm duvarları saatler ile kaplı. İlk önce casio ve seiko akarlı saatler kullandım. Sesleri çok rahatsiz etti. Şimdi 4 adet tüm odalarda casio'nun nem ve ısı ölçerli duvar dijital saatleri var. Ayrıca 2 adet alman malı barometre ve nem ölçer var. Mekanik.
Çocukken G-Shockları çok severdim, fakat çok pahalılardı ulaşamazdım. Bir çok Casio model saatim oldu. Hiçbirinden hiçbir sorun yaşamadım. QQ saatlerde sürekli sorunlar oluşurdu...
Yıllar önce rahmetli annem sayesinde bir adet swatch'ım oldu. Çok beğendiğim bir saatti fakat kırılganlar, bozuldu. Ne kadar swatch aldıysam bozuldu. Şimdi eşiminki 7 yıllık sürekli ileri gidiyor. Oda bozuldu mübarek...
Evlenirkende bana bir casio çelik kasa saat hediye etmişlerdi. Taş gibi çalışıyor....
Geçen günlerde sizlerinde yardımları ile seiko 5 sports bir saat aldım. Çok severek, aşık olarak aldım. Şimdilik memnunum.
Yıllar sonra koluma takmaya değer bir saat buldum. Sanırım ilgilenmeyi, uğraşmayı seviyorum....
Quarts saatler artık ilgimi çekmiyor. Olsa olsa dijital duvar saati olurlar... Tüm yaklaşımım pilsiz, kol gücüyle çalışan saatler yönünde... Kurmalı bile olabilir fakat pil olmasın.
Gördüm ki bu işler biraz para istiyor. Emek istiyor, bilgi istiyor... Birde tamamen tutku. Saatimi bozulmadan değiştirmem diye düşünsem de o tutku ve aşk bulaşmış durumda... Her gün saatimi itina ile takıp, kolumu bile sallarken aklıma geliyor kurulduğu... Acayip bir zevkmiş.. Sanki kolumda bir bebek büyütüyorum. İşte böyle birşeymiş... İyiki almışım, iyi ki aranızdayım.
Saygılar, sevgiler.
