Mtn yazdı:Harika bir yorum olmuş..
Sağolun
prx yazdı:Renkler ve zevkler.
SM-J610F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Hakikaten çok güzel yorumlamışsınız.agahbagrik yazdı:Zodiac09 yazdı:Bizim ülkemizde kendini var olan statüsünden daha yüksek göstermeye çalışmak ata sporu gibi bir şey. Biz de lüks ve ihtiyaç arasındaki ayrımı yapmak zor. "Ye kürküm ye" diye Nasreddin Hoca fıkrası olan bir ülkeden ne bekliyorsunuz ki. Adamların sattığı plastik sırf Omega'nın ikonik modellerinden birinin tasarımıyla aynı diye insanlar deliye döndü. Hayır yani kolunda o olsa ne olur, olmasa ne olur değil mi. Burada filozofların sürekli dert yandığı bir durum söz konusu, yanlış bilinç. Tabii bu ne yazık ki sadece bireye özgü bir durum değil, toplumun yanlış yapılanmasının ideolojik bir yansıması. Saygı bireyin insana özgü niteliklerine ve bunların yüksek düzeylere çıkarılmasına değil de, sahip olduğu mallara ve bunların gösterisine olursa, ne yazık ki sonucu bu oluyor. Ben bu konuda bireyleri suçlamıyorum, ideolojiyi oluşturan egemen güçle alakalı bir durum bu çünkü. Kapitalist üretim tarzı bireylerin sürekli tüketmelerine mecbur ve onlara alacalı bulacalı nesneler satmak zorunda, çünkü başka türlü eksik tüketim denen bir durum açığa çıkar ve bu da krizlere sebep olur. Sana sunulan alım gücüne uygun olmayan harcamalar yapmak zorundasın. O iphone'u almak için borçlanmak zorundasın ki büyük şirketler varlığını korusun. Çünkü sen özelsin ve senin varlığın şirkete, şirketin varlığı da sana bağlı. Sen biriciksin. Haydi git bir de bu plastik zımbırtıyı al ki ben yani swatch group company varlığımı devam ettireyim. Aynı paraya otomatik saat seçenekleri mi var, hayır sakın alma. Bu plastik zımbırtı Omega'ya benziyor. Bunu al.
dediğiniz doğru ama aynı şeyler otomatik saatler için de söylenebilir. otomatik saatler de kapitalistlerin insana pazarlaması sayesinde varlığını devam ettiriyorlar. 10 dolara alınabilecek bir casio, 10.000 dolarlık otomatik saatten daha doğru bir şekilde zamanı gösterebiliyorsa otomatik saatlere olan bu talep niye var? kapitalizmin savaşçıları olan pazarlamacılar el atmadan önce otomatik saatlerin duayeni firmalar iflasın eşiğindeydiler ve kapitalizmin kurallarına uygun oynamak suretiyle bugünlere gelebildiler.
mesela arda turan'ın saat koleksiyonunda Rolex, Vacheron Constantin, Franck Muller ve Audemars Piguet varmış. şimdi arda turan'ın bu koleksiyonu üstün horoloji kültürüyle yapmadığını hepimiz kabul ederiz herhalde. kapitalizm "madem ünlüsün, madem çok paran var, madem dikkatleri üzerine çekmek istiyorsun o halde bu markaları almalısın" diyor, arda turan (veya benzeri parası çok olan kişiler) gidip bu markaları alıyor. seiko 5 alan kişi de, swatch omega alan kişiyle benzer dürtülerle satın alıyor. yoksa kimse ihtiyacı olduğu için otomatik saat almıyor, kim benim günde 10-15 saniyelik sapmayla zamanı gösteren bir saate ihtiyacım var der?
içinde bulunduğumuz kültür estetik anlayışımızı ve değer yargılarımızı inşaa ediyor, biz de ona göre heveslerimizi tatmin etmeye çalışıyoruz. mesela akar sayeniye hepimizin hoşuna gidiyor, ama eğer ki otomatik saatler saniyede bir vuruş yapsaydı ve pilli saatlerin saniyesi bir elektrikli motor vasıtasıyla hiç durmadan aksa gitseydi (6 hertzten bile hızlı, sıfır duraksamayla) bugün saat dediğimiz şeyin saniyesi dümdüz akıp gitmez tik-tak tik-tak diye saniyede bir vuruş yapar, saniye kolunun saniyede bir kez hareket edip 1 saniye boyunca beklemesini görmeliyiz derdik, bizim için ideal olan o olurdu, pahalı saatlerin saniyesinin 1 saniye boyunca beklemesini huşu içerisinde izlerdik.
Dön TSF Genel Saat Sohbeti - General Watch Discussion
|