Saatçi ve marka belirtmeyeceğim, İstanbul'da Anadolu yakasındaki büyük bir alışveriş merkezimizdeki güzide saatçimiz. Vitrinden bir model aldım, saati incelerken farkettim ki, saatin kasasının yanında öyle kılcal falan değil, bildiniz benim 2 sene kullanmamla olmayacak kadar derin ve kallavi çizikler var. Dumur olmuş bakarken adamın dikkatini çekti. Önemli değil canım diye eliyle fırçalıyor, dedim ki, ben saati alırım 5 sene kullanırım, yine bu hale gelmez. Olsun temizletiriz vs, niye temizleteyim canım yenisini distribütöründen getirtirsiniz dedim. Tabii sildiririz diyen amcama o saatten sonra nasıl inanırsın? Muhakkak koruma bantlarının tümü üzerinde olmalı vs dedim. Adam çattık manyağa gibisinden baktı

Birkaç model daha baktım, az çok hepsi naneyi yemiş. Vitrindeki ürününe özen göztermiyor bu adamlar, yahut müşteriler çok hoyrat deniyor. Sonraki temizleriz vs kimine göre makul, bana göre değil. Bu arada, yurtiçi güvenilir online sitelerin fiyatlarına hayatta yaklaşmıyorlar. Çünkü başlangıç fiyatı öyle başlıyor ki %40-45 inse anca, kaldı ki %35 indirim aldım nakit ödeyeceğim deyince.
Cebinde parası ile mağazaya girmiş adamın midesini bulandırıyorlar. Olacak iş değil.
Şimdi, bu arkadaş "saatçi"'de çalışan bir çalışan, ama, bu profil sanki değişiyor mu? Kurumsal dizi saat firmalarının ürününe de müşterisine de özen gösterdiğini düşünmüyorum, kimse kusura bakmasın.
Distribütöründen mal getiren online satıcısından alırım daha iyi. Neticede bir Rolex almıyoruz, saati dene beğen, git online al. Online de alsan, saatçiden de alsan hep aynı muameleyi görürsün başın derde girince. Yeter ki garanti belgen olsun.
Ancak tabii en iyisi, bir tanıdık saatçi olacak, ama o zaman da her markayı uygun fiyata elde etmek mümkün olabilir mi o soru işareti.
Neyse fikirlerimi paylaşayım dedim.